31 Mart 2012 Cumartesi

SIVAS daki aydınların öldürülmesi caiz midir hocam ?

Sıvas daki Madımak Otelinin yakılması olayındaki hukuki süreç sonuçlandı .

Artık bu konuyu, her boku olduğu gibi tarihin yaprakları arasına gömdük .

Vicdanlarımız sızladımı diye sorduğunuzu duyar gibiyim . Ben bu konuda bu halkın çok üzüntü duyduğunu zannetmiyorum .

Cenazelere gidip de halkın ne kadar eğlendiğini görünce, insan türk halkı için böyle bir düşünceye kapılıyor.

Sıvas olayında esas konu dincilerin bu olaydan kurtulmak için çeşitli mazeretler öne sürmesi . Tabii onların daima mazeretleri vardır . Sevgili din alimlerinden biri bu yaptıklarının caiz olduğunu söyleyen bir vaaz yumurtlamıştır.

Tabii Emniyet in de dincilerin elinde olduğu söylentilerinden yola çıkarsak aşağıdaki sonucu hazmetmek gayet basit olacaktır .

Aranan katillerden biri yakalanmasına rağmen , iddialara göre ihmal üzerine yakalandığı ülke emniyeti tarafından serbest bırakılmış .

Buyrun komediyi dakka dukka izlemeye :

25 Eylül de Şenal Sarıhan Kaynar ( ŞŞK ) Polonya ya girerken yakalandı , aynı gün Polonya İnterpolü durumu Türkiye ye bildirdi .
 25 Eylül den  21Ekim gününe kadar geçen süre içerisinde  İade Evrakları nın  Polonya ya gönderilememesi sonucu ŞŞK serbest bırakıldı ve kayıplara karıştı.

Bu süre içerisinde Adalet bakanlığı , İçişleri Bakanlığı , Dışişleri Bakanlığı  arasında korkunç bir mektup trafiği yaşandı .

Bu mektuplardan bazıları aşk mektubu olduğu için işleme alınmadı ve doğru mektubun gönderilmesi istendi.

Adalet Bakanlığının kahraman çalışanları  İade Evraklarını özenle hazırlayıp kurdaleli paket içerisinde  motosikletli kurye vasıtasıyla  İçişleri ve Dışişleri Bakanlıklarına gönderdi .

Fakat Motosikletli Kurye nin motoru deli gibi kullanmasından dolayı lastikler patladığı için, evraklar bir hafta da zor ulaştı .

İçişleri Bakanlığının koridorları yıllık temizlik ve bakım hizmetini aldığı için üst katlara çıkarılamayan Evraklar ancak 3 gün sonra 2. kata ulaştırıldı . 2 gün sonra incelenerek 3.kat daki müşavirlik odasına götürüldü.

Müşavir tatilde olduğu için ancak 12 Ekim de imzalanan evraklar , tekrar aynı motorlu kurye ile Dışişleri Bakanlığına iletildi.  Ama motorlu çocuk Dışişleri Bakanlığı binasını bulamadığı için evrak İçişleri Bakanlığı na geri götürüldü .

14 Ekim de Dışişleri ne ulaştırılan evrak büyük uğraşılar sonucunda 21 Ekim günü incelenerek Warşova daki Türkiye Konsolosluğuna sevkedildiğinde ŞŞK çoktan tahliye olmuş ve Almanya ya uçmuştu .

Yukarıda adı geçen Bakanlıkların bakanlarını , müsteşarlarını , bakanlık çalışanlarını bu  talihsiz süreçten muaf tutarak , bu evrakın gecikmesine sebep olan hava şartlarını protesto ediyoruz.

Her işte bir hayır vardır,

Her şeyin iyisini allah c.c bilir .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder