22 Ocak 2015 Perşembe

TBMM NİN SAĞLIK FATURALARINDA MİNİK, SAÇMA DOLANDIRICILIK İDDİALARI.

TBMM deki vekillerin sağlık harcamalarındaki anormalliklerin ardı arkası kesilmiyor.
 Hastanede beş gün yatıp, 266 gün yattım diye fatura getiren var.
 Sahte ilaç reçeteleri tespit edildi.
 Haftada beş gün tahlil yaptırdığını, iki ayda bir gözlük değiştirdiğini, 32 dişine implant çaktırdığını iddia eden milletvekillerimiz var.
Bu konuyla ilgili suçlamaların odağı olan milletvekillerinden Giresun milletvekili Bahaullah Badem, sorularımıza büyük bir samimiyetle cevap verdi.
Aşağıda Haşim Bey ile yaptığımız röportajı kesintisiz olarak yayınladık.

-Bahaullah bey merhaba, nasılsınız iyimisiniz?

BB -" ehh işte şu dişlerim olmasa daha iyi olacamda, ne yapalım idare edeceğiz artık " 
   
-" Dişlerinizde ne gibi sorunlar var Bahaullah bey, dişçi faturanızın çok kabarık olduğu yönünde iddialar var "

BB-" ya bırakın arkadaşlar 3-5 diş yaptırdık diye bu kadar patırtıya değer mi yani . Ben milletin vekiliyim, sabahtan akşama kadar vatandaşlarla konuşmak zorundayım.
 Dişsiz dişsiz vatandaşların karşısına çıkarsam, insanlar bu nasıl devlet demez mi ? "
 
 -" Tamam da efendim, bir senede dişlerinizin tümünü yenilediğiniz söyleniyor "

BB -" Yok efendim yalan , ben sadece porselen diş çaktırdım, hakiki diş değil onlar. "
   
  -" Ama  oda parayla yapılıyor efendim. Sonra bu kadar dişin değişmesine sebep ne? "

BB -" Yahu çocuklar vallahi inanın tüm dişlerim kırılıp duruyor, bende mecburen değiştiriyorum.                   Bütün kabahat şu lanet fındıkların.

     -" Neden Sayın Badem, fındıkların ne kabahati olabilir ki ?"

BB -" Yahu kardeşim, bu seneki rekolteden çıkan fındıklar taş gibi, ısırmak bir felaket. Al bak cebimde bir tane var, ısır ısırabilirsen."

     -" Efendim siz bu fındıkları kabuklarıyla mı ısırıyorsunuz? "

BB -" Nasıl ısıracaktık pekala, bizim memleket de racon vardır, erkek adam fındıkları kabuklarıyla                  ağzına atar ve kırar. Ne yani karılar gibi kabuklarını alet edevatla mı kıracaktık "

    -" Aman efendim, bu kabuklar tabii ki diş kırar, bunları kırıp yemeniz lazım "

BB -" Zaten üreticilerle temasa geçtik, ve onlara yeni tohum verdik ki yeni mahsulün kabukları yum            yumuşak olsun . Bıktım dişçiye gitmekten vallahi. 

     -" Sayın Vekil, hadi 7-8 dişi böyle kırdınız, tüm dişleri kırmadan önlem almak aklınıza gelmedi mi ?"

BB -" Lan gelmez mi, kestik fındık yemeyi, ama bu seferde lanet cevizlerden kurtulamadık. 
        Anlayacağınız ben kuruyemişzedeyim, vallahi benim suçum değil. Ne yapalım artık allah 
      vatandaşa bol kazanç ihsan eylesin. Allah onlardan razı olsun. 
      Zaten neredeyse bitti, bir de şu saç ektirmeyi bitirirsem vallahi tillahi 1 ay hiç bir yenilik 
      yaptırmicem.
     Sen şimdi buna da boşa masraf dersin değil mi ?  Söyle bakalım, yüce meclise kel vekil  
     yakışır mı haa yakışır mı ? 

     -" !!!!!!! 


20 Ocak 2015 Salı

YÖNÜMÜZ KIBLE, YÖRÜNGEMİZ YAMUK.

Sayın boşbakanımız RTE göreve başladığı tarih olan 15.mart.2003 tarihinden bugüne kadar geçen süre içerisinde onlarca  ülkeyi gezdi .

Bu ülkelere giderken yanında götürdüğü gazeteciler ,işadamları , bakanlar üstün vazifeşinaslık göstererek , Türkiye'nin yani cennet vatanımızın itibarını arttırmak için inanılmaz çalışmalar yaptılar .

Bihassa bakanlarımızdan bir çoğunun, ikili ilişkileri daha da ileri taşıyarak , karşı ülkenin bayan milletvekilleri , bakanları , işkadınlarıyla, memleketin bekası  için ciddi yakın markaja girmişlerdir.

Aynı zamanda zorunlu emekli cumhurbaşkanı Hamdullah Gül  de , leyleği havada gördüğünden zaar 4 yılda 89 ülkeyi ziyaret ederek , insanlara Türkiye nin ne kadar demokratik, insan haklarına saygılı , dinine bağlı , iktidarın baskısında olmayan bir insanlar topluluğu olduğunu anlatmaya çalıştı .

Uzaylılar , ikisinden de razı olsun .

Bu 2 vatansever insan Çin Seddinden  Somali ye , Endonezya dan  Cebelitarık'a kadar gezerek bol bol alışveriş yaptılar ..

Ve evet , tüm dünya bizim be kadar kadirşinas insanlar olduğumuzu anladı ve memleketimize her konuda   full desteklerini  vereceklerini söylediler .

 Türk kadınının ne kadar şık olduğunu , giyiniş tarzlarını çok takdir ettiklerini , erkeklerin  BADEM  bıyıklarına hayran kaldıklarını , muhalif  terbiyesiz gazetecilerin , profesörlerin  hapse tıkılmalarının ne kadar haklı olduğunu belirttiler .

Türkiye deki  " demokratik açılımın " mucizelerinden ne kadar memnun olduklarını söylediler .

Kısacası tüm dünyayı gezen  devlet büyüklerimiz  Fransa Soykırım Yasası meselesinde  bu gezip tozduğu ülkelerin insancıklarından beklediği desteği  aldımı ??

Aldı da, baba yı aldı galiba .

Demekki neymiş ,  " Hatice'ye değil Netice'ye  "  bakacakmışsın .

Hani  nerede o desteklemekten bir hal olduğun müslüman arap din kardeşlerin??

Sen sen ol Atatürk' ümüzün laflarını o saksı kafanın bir tarafında sakla , belki arasıra lazım olur , şimdi olduğu gibi ,

"Ne arabın yüzü , ne Şam'ın şekeri " .

Hadi bakalım iktidar yalakası basın , ne yazacaksınız şimdi .  Ne oldu o yere göğe sığdıramadığınız iktidarınızın size pompaladığı , " herkes bizi, Yükselen Yıldız Türkiye'yi  hayranlıkla seyrediyor "   Balon'u .

Patlatırlar balon'u adamın elinde böyle ..

11 Ocak 2015 Pazar

SAYIN HER BOKA MAYDANOZA SORULAR.

- " Sayın Erdoğan , Suriye olayı hakkında neler söyleyeceksiniz ? "

-" bu konudaki düşüncelerimizi daha önceki basın toplantılarımızda açıklamıştık " 

-" olay daha yeni vuku buldu sayın erdoğan  "

-" siz hangi olaydan bahsdiyorsunuz arkadaşlar ? "

-" Uçağımızın vurulmasından Teyyip bey "

-"" haa o mu . Bu münferit bir olaydır ve esefle kınıyorum . Suriye yetkilileriyle gerekli konuşmalar 
yapılacak " 

-" Suriye ye nota verilmiş efendim " 

-" hangi şarkının notalarını vermişler , kim vermiş. Biz böyle konuları parti meclisinde tartışırız. " 

-" ????????  "

-" ne oldu ne bakıyorsun öyle boş boş , işine gelmedimi anlamamış numarası yapıyorsun "

-" ne alakası var efendim , uçağımız düşmüş , Suriyeliler biz düşürdük diyorlar , sizin yorumunuzu almak istiyorum " 

-" bak bir kere sen bana böyle bir soru yöneltemezsin , sen hangi mihrakların satın alınmış kamerası sın ? "

-" aman efendim , neden öyle söylüyorsunuz , bir vazifemizi yapıyoruz . Siz bu konuda genel Kurmay Başkanıyla küs tuttuğunuz için görüşmüyormuşsunuz . Bu doğrumu efendim ? "

-" sana ne sana ne . sen kameranı al git . doğru dürüst soracaksan sor "

-" tamam efendim , uçağımız Suriye hava sahasına girmiş ? " 

-" yok be kardeşim , pilot arkadaşımız  oradan geçerken , bir sigara yakayım derken , çakmak ateş almadığı için hostesten ateş istemek için içeri kadar gitmiş , bu sırada rotasından 10-15 km kadar şaşmıştır . durum budur ."

-" ABD , uçağımızın Suriye hava sahası içerisinde düşürüldüğünü söylüyor , siz ise bizim kendi hava 
sahamızda düşürüldüğünü iddia ediyorsunuz , hangisi doğru sayın erdoğan ?"

-" bu konuyla ilgili ABD ye güvenimiz sonsuzdur ama biz genede din ulemasına başvurup onunda değerlendirmesini alacağız. "

-" Pilotlarımızı arayacak gemi varmı efendim envanterimizde .Yoksa napcez , pilotlarımızı nasıl bulcez ?"

-" ya kardeşim pilotlarımız isterlerse ortaya çıkar gerekli açıklamları yaparlar . Bundan sonra hiçbir pilot eşi sezaryenle doğum yapmayacak , çünki etik değildir . Kürtaj cinayettir. Sezaryen ise cinayete teşebbüsdür." 

-" sayın başbakan lütfen bize hükümetin bu konuda olağünüstü toplanıp toplanmayacağını söylermisiniz "

-" Eğer eğitimdeki 4+4+4+4+4+4 uygulamasında sorunlar çıkar ve Madımak oteli yangını konusundakiş protestoların devam etmesi halinde , tabii ki olağünüstü toplarız arkadaşlarımızı . 
Sonra bakın Aziz Yıldırım Bey de mupasaneden çıkmış, gidin biraz onunla konuşun , kürtaj konusunda ne düşünüyor " .

-" oldu . Kandil konusunda ne yapacaksınız efendim " 

-" gerekirse sınıra adliye'yi taşır , pkk lı kardeşlerimizi orada yargılar , kürtaj konusunu masaya yatırırız . Herşey Büyük Türkiye için "

-" anladım sayın erdoğan " 

-" umarım anlamışsındır , yoksa imam hatip yaptığımız bir okula gidip 4+4 eğitim yaparsın " .

-"???????" . 

-" Bülent Arınç kardeşimize kim suikast teşebbüsünde bulunmuş  acaba . Al sana konu " 

-" ??????" .

5 Ocak 2015 Pazartesi

2015 DE İŞLER DÜZELECEK DİYORSANIZ, YANILIYORSUNUZ ...

Her sene daha iyi olacak diye , yılbaşı geceleri 24.00 olmasını bekleriz.

Kimimiz naylon poşet içine koyduğu nar adlı meyveyi ayağınla ezer, bolluk gelmesi için dua eder.

Kimimiz kırmızı donlarımızla ortalıkta mal gibi dolaşırız. Nedense ? kırmızı don nasıl bir şans getirecekse artık .

Kimimiz kilise çanlarının çalmasını bekler ve tam 24.00 de kahkahalar atmaya başlarız. Neymiş kahkahalar kötü ruhları kovarmış.

Demek ki bu sene milyonlarcamız Beştepe ye doğru  kahkahalar atmışızdır.

Bazılarımız ise 24.00 -00.01  arasındaki 1 dakika boyunca 12 ayı temsil eden 12 adet üzüm yiyerek , sene içierisindeki tüm dileklerimizin gerçekleşmesini temenni ederiz.

Bazıları ise anlamını bilmediği arapça duaları papağan gibi okuyarak tanrısına dua eder ve yatarak para kazanmak için yalvarırlar.

Bizim memleketimiz de daha bir sürü fuzuli batıl itikat vardır .

Eğer bu batıl itikatların 2015 de sizlere şans getireceğine inanıyorsanız boku yemişsiniz .

Çünki tanrı size öyle bir bela göndermiş ki, onu göndermeden dileklerinize arzularınıza kavuşmanız mutlu olmanız mümkün olmayacak, olamaz.

Saraya da yerleştiğine göre onu oradan tek güç çıkartabilir .

Azrail.

O salak da bir defa geldi denedi, becermedi gitti.

Bir daha gelirmi bilinmez .

Sizin yerinizde olsam, kendi işimi kendim yapardım.

Ama o da pek mümkün gözükmüyor.

Şimdiden geçmiş olsun,

2015 kayıp yıl olmaya aday.

2 Ocak 2015 Cuma

KIRMIZI DONUN FAYDALARI NELERDİR.


Şöyle bir rivayet vardır.  Yılbaşı geceleri  bir melek dolaşmaktadır ortalıklarda . 

Ve yılbaşı meleğinin, insanların iç çamaşırlarını görebilme yeteneğine  sahip olduğu düşünülmektedir.
Kısacası bu meleğin sapık olma ihtimali bir hayli fazladır.  

Yılbaşı meleği, iç çamaşırlarının rengine bakarak, o kişilerin yeni yılının nasıl geçeceğine dair bir takım yorumlarda bulunmaktadır. 

Yılbaşında beyaz iç çamaşırı giyen kişinin, yeni yılda, kendisi için yeni bir sayfa açacağını işaret etmektedir. Bu sayfanın dolu mu boş mu olduğunu ben bilemem . 
Gidin sapık meleğe sorun.

Yılbaşında siyah iç çamaşırı  giyen kişinin yeni yılda, dünyasının kararacağını işaret etmektedir.
Umarım malum kişi o gece siyah giymiştir.

Yılbaşında yeşil iç çamaşırı  giyen kişinin, yeni yılda da, geçen senelerde olduğu gibi olacağını işaret etmektedir; Bunu şu şekilde de yorumlamak mümkün ;

 ”Yeşil iç çamaşırı giymiş… Ot geldi ot gidecek” 

Yılbaşında kırmızı iç çamaşırı  giyen kişinin, yeni yılının, muhteşem geçeceğini işaret etmektedir…

Yılbaşı meleğinin düşüncesine göre, yılbaşında kırmızı iç çamaşırı giyen kişi, gelecek olan yılda biraz zorluk çekse de, istediği her şeye sahip olacak…

Yılbaşı meleği bu işte, ne yaparsınız, bir insan kendi kaderini kendi elleri ile yazabilecek olsaydı, yılbaşında herkes kırmızı iç çamaşırı giyer; ve dünyada hiç bir sorun, hiç bir problem kalmazdı elbette. 

Ama ben  yılbaşı meleğinin sözcüsüyüm; elçiye zeval olmazmış 

Herkese iyi seneler demek istiyorum da malum zerzevat sarayda olduğu sürece bu çok zor. 

Gene de bol şanslar.