Bu sabah TV lerde Uçak düşürülme krizi ile ilgili konuşmaları izlerken birden bire aklıma geldi .
Sahi " büzük nedir " diye .
Hani bazen birisine , yapamayacağına emin olduğumuz bir action için " nah yaparsın büzük ister " deriz ya.
Birçok deyimi , kullanmamıza rağmen anlamını bilmeyiz ya .
Bu büzük olayını da bir kaç arkadaşa sordum . Cevapların çoğu " mabad " denen organ ile ilintili idi.
Yani " kalın bağırsağın dünyaya açıldığı yer " şeklinde bilinmekte bu büzük denen coğrafi bölge .
Bazı arkadaşlarımızda akılları sıra , bu soruma espriyle cevap verdiler . Gerçi biraz banaldı bazı espriler ama , pek de fena gelmedi doğrusunu isterseniz .
Paylaşayım bari dedim .
" korkunca 3,5 şiddetinde atım değerine ulaşan , steteskopla dinlenildiği takdirde " yussuf yussuf " sesleri algılanabilen göt kraterine verilen ad dır . "
Bu izahata yorum yapmak mümkün değil . Çünki inanılmaz yaratıcı bir izahat .
Bende düşündüm taşındım , en uygun tanımlamanın aşağıda okunduğu şekilde olduğuna kanaat getirdim . Tabii bu kanaatime yardımcı olan bir takım unsurlar , hatta kesin olaylar var .
Dünyada Türkiye yi yanıtırken şöyle bir anons duyabilirsiniz
" fiziğiyle , müziğiyle , büzüğüyle dünya tarihine malolmuş , çeşitlilikte, esneklikte bir numara , evet karşınızda Türkiye " .
Dİyeceksiniz ki " yahu arkadaş bunların Büzük ile ne alakası var .
Hah işte konuda burada zaten . Türkiye Cumhuriyetinin Atatürk ten sonraki dönemini dikkatle incelemeniz gerekli . Yani Türkiye cesaretle atması gereken adımları niye atamamış .
Neden gelen giden 2 şamar , 3 tokat , fırça , tekme , azar , ambargo gibi tüm olumsuz icraatlarını bizim üstümüzde denemiş .
Neden neden neden ??? bu sorulara cevap bulmak çok da zor değil esasında . Sadece bu cevabı bulurken saçma vatanperver duygularınızı , önyargılarınızı unutmanız , olaylara tarafsız bakmanız gerekecek .
Peki bu her türlü sadistik icraatlarını bizim üstümüzde deneyenler kimler mi ? Barzani , Talabani , Kaddafi , Apo , Esad ailesi , Yunanlılar , Bulgarlar , ABD , İsrail , Ermeni Diasporası vs vs , . Kısacası say say bitmez . Gelen geçirmiş giden geçirmekte devam ediyor .
Biz ne mi yapmışız ?
" elhamdülillah çok şükür " ve birkaç tırışkadan laf . " Gereken yapılacaktır ". " Kan yerde kalmaz " ..
Aylardır Esad'a fırça atıp tehdit ediyoruz . Adam ne yaptı " haa öylemi , ben boş boş konuşmam, adama böyle cevap veririm " dedi .
Biz ne mi yapacağız ? Çok basit Nato ya şikayet , BM ye şikayet , Ağlama duvarında gözyaşları .
" Misilleme yapmayacakmıyız ? " diye sorduğunuzu duyar gibi oluyorum .
BÜZÜK ister .
Varmı bizde büzük ?
Ben baktım ama . bilmem ki !! sizde bir zahmet bakın bakalım ..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder